25 Haziran 2010 Cuma

Mülakat süreci

Pek sevgili , alanında uzman, İnsan Kaynakları danışmanımız Özge Günesen ile yaptığım röportajın ikinci kısmını yayınlıyorum şimdi de .

Seda İstanbul Plazalarının birinden bildiriyor . Oradaydım ... 


Mülakat öncesi adayı özellikle bekletme gibi bir durum söz konusu mu ?
Sabır sınamak için bu uygulamanın var olduğunu düşünmeye başladım :)
  
Kimi firmalar bunu özellikle uyguluyor haklısınız. Kişinin sabrını ya da tepkisi ölçmek için uygulanan bir yöntem olduğunu düşünüyorum… Fakat bu noktada bir ayrımı iyi yapmak gerekiyor: Özellikle danışmanlık firmalarına görüşmeye giden adaylar o firmanın bir müşterisidir aynı zamanda. Bu sebeple bu şirketlerde çalışanlar mülakatın zamanlamasından içeriğine kadar 2 kez dikkatli olmalıdır. O gün sizin adayınız olmuş bir kişi yarın müşteriniz olarak karşınıza çıkabilir…

Sonuç olarak firma veya danışmanlık şirketi tarafında, o mülakatın her iki kişinin zamanından ayırdığı ortak bir pay olduğu düşünülmeli, bu konuya saygı çerçevesinde yaklaşılmalı diye düşünüyorum. Elde olmayan sebeplerle bir gecikme olacaksa da adaya mutlaka mümkünse şahsen haber verilmelidir.


Aday ile karşılaştınız , Converse ayakkabıları , kot pantolonu ve darmadağın saçları ile çok şirin :) Pekiii önyargılar devreye girer mi kılık kıyafet konusundan dolayı yada önyargılı davranıp görüşme olumsuz sonuçlanmalı mı ?

Görüşmenin içeriği de önemli elbette… Böyle görünüp içerikte harikalar yaratan bir durum örneği var mı bilemiyorum ama bir mülakatta herkes eşit şansı hak ediyor kesinlikle… Tüm alternatifleri hesaba katmak gerekli: 
Aday belki oldukça rahat giyimin tercih edildiği bir işyerinde çalışıyor.. Ya da belki o gün önemli bir sınavı sebebiyle görüntüsüne özen gösteremedi.. Ya da belki geç kaldı…

Unutmamak gerekir ki tüm ikili ilişkilerde ilk değerlendirmede ilk intibanın yeri büyük. Adaylar bunu göz önünde bulundurup düzgün ve derli toplu bir izlenim vereceği dış görünüşü tercih etmeli. 
Örneğin arkadaş toplantısına giderken tercih edilen kıyafetlerden, büyük sallantılı küpeler gibi iddialı aksesuarlardan, ya da görüşme yapan kişiyi rahatsız edebilecek ağır parfümlerden kaçınılmalı… Küçük bir mülakat odasında, çok ağır bir parfüm kokusu esnasında yapılan bir mülakat hoş bir anı olarak yer etmeyecektir hafızalarda .


Çok konuşan hatta söz kesmeye * sizi dinlememeye varacak şekilde çok konuşan bir adayın üzerinizde bıraktığı intiba ? (bu kişiden iyi satışçı olur yada 'vah vah' gibi ...)

Çok konuşmak hiç bir işkolu için anahtar davranış kalıbı değildir.
Kimi adaylar mülakatı kendi yönetmek ister gibi bir tavır içine girerek geçmişlerini çok fazla detaylandırarak anlatırlar. Bu da çözüm değildir.
 Bazısı ise o detay içinde öyle boğulur ki; “Ben bu konuya nereden geldim” “ Bunu niye anlatıyordum..” gibi adeta sizden kendisini toparlamanızı bekler.
 Ben böyle insanlara karşı şöyle bir yol izliyorum: Adayları çok da fazla rencide etmeden, mülakat vaktimizi efektif kullanmak adına konuyu biraz daha toparlamamız gerektiği yönünde bir uyarı yapıyor ve mesajı almasını bekliyorum .
  
Görüşme sonrası genelde insanlar '1 saat konuştuk , çok güzel geçti'
der. Uzun konuşmak mülakat sonucunun olumlu olacağı anlamına mı gelir ?

Kesinlikle hayır… İyi ve olumlu bir mülakat 30-40 dakikada da
sonlanabilir: Görüşmeci sormak istediklerini sormuş, aday vermesi gereken cevapları vermiştir. Zaman içinde mülakat konusunda tecrübe kazanan bir aday, kendini en iyi biçimde ifade etmeyi öğrenmişse eğer, bir mülakat kısa sure içinde sona erebilir.
  
İşi kapmak için hal ve davranışlarda genel beklenen özellik nedir diye sorsam , yanlış bir soruya mı maruz bırakmış olurum sizi :)

Tevazu – yerinde kararında…
Kendinden eminlik, özgüven – yine yerinde kararında… 
Kendini ifade: İlk el sıktığı andan mülakatın son cümlesine kadar.
Kendini olduğu gibi yansıtmak, olmadığı bir insan gibi olmaya çalışmamak… 
İnanın karşınızdaki kişiler farkı anlayabiliyor! Olgunluk ve samimi cevaplar vermek


Yaşadığınız enteresan bir mülakat anınız var mı ?

Anlatsak roman olur diyebileceğimiz türden . Ama en enteresanı görüşmeye annesiyle gelen bir adaydı sanırım.
Üstelik annesi mülakat esnasında da refaket edebileceğini düşünmüş olmalı ki görüşme odasının kapısında zor durdurduk kendisini :)

En kötü özelliğiniz sorusu artık sorulmasa, adaylar da 'detaycılığım , dürüstülüğüm' gibi cevaplar vermese diyorum :)

Evet, adaylar da bu soruyu ezberledi… Ve artık hazırlanıp geliyorlar.
Yine de insanlar kendileriyle ilgili olumlu yönlerini sunabiliyorlar ama olumsuz yön deyince biraz duraklıyorlar. Bence bu soru, bugüne kadar kendisine yetkinlikleriyle ilgili verilen geribildirimlerde gelişim alanları olarak neler duyduğu yönünde değiştirilebilir. 
Ya da görüşmecinin mülakat esnasındaki gözlemlerinden yola çıkarak bu olumsuz yönleri ortaya çıkarıcı sorular sorulabilir…

Hiç yorum yok: