Ahmet Ümit'in 'Beyoğlu Rapsodisi' kitabını okurken , 'Babil Kulesi' nden bahsettiği kısımda, araştırmacı gazeteci ruhum atağa geçti :)
Nedir bu Babil Kulesi ,efsaneyle ilgili opkuduklarımı burada da paylaşayım :
Eskiden insanlar tek bir ortak dil konuşuyormuş .
Sonra aralarında karar verip Tanrı Marduk dünyaya indiğinde ağarlanacağı güzel bir yer olsun diye 90 metre uzunluğundaki bu kuleyi yapmaya karar vermişler. (Ne alakası var bunun ortak dille demeyin , oraya da gelicem :))
Halk'ın da bu kulenin sadece ilk katına çıkmaya hakkı varmış.
Tanrı insanlara bu kuleyi yaptıkları için çok kızmış (Tevrat'ta da bu kuleden 'insanlığın yüzkarası' olarak bahsediliyor)
ve inşaatına devam edemesinler , aralarında da işbirliği yapıp , anlaşamasınlar diye , bu kulenin yapımında çalışan her halkın dilini farklı yaparak cezalandırmış.
Tarih boyun birçok dilbilimci bu ortak dil üzerine kafa yormuştur. Umberto Eco da.
Bir de şöyle enterasanlıkları var bu kulenin :
Babil kulesinin üzerinden geçen meridyen karaları ve denizleri iki eşit parçaya böldüğü
Mabedin taban çevresini, yüksekliğin iki katına bölünce pi sayısı bulunduğu
Zamanında tapınağın içinde bir yerlerde dünyanın toplam ağırlığı yazılı olduğu
Toplam ikibuçuk milyon taş üstüste konarak yapılmış.
Kulenin yapımında 10.000 işçinin çalıştığı ...
Kaynak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder